11 Şubat 2010 Perşembe

ve...


ve cehennemden bir gece daha yaşıyorum
yüreğim yanıyor alev alev
konuşmasan da susuyorsun ya o yetiyor
bakıyorum ama göremiyorum gözlerini
geçmişe dönmek istiyorum bazen
bir bakıyorum susam sokağındayım
kaybolmuşum
minik kuşu görüyorum orada duruyor
portakal rengi
bakınıyorum sağa sola nedir bu alem?
say bak say bak
bir iki üç dört beş!
sesleri yankılanıyor kulağımda
duvarın ardında saymayı öğreniyorlar.
kalbim hızla çarpmaya başlıyor birden
hala ne iş yaptığını tam bilmediğim
tahsin amca çıkıp geliyor
iyi misin Mehmet diyor!
şaşıp kalıyorum
adımı nereden biliyorsun diye soramadan
elini omzuma atıp
ben susam sokağıyla büyüyen
tüm çocukların adını bilirim diyor!
iyiyim şimdi diyorum teşekkür ederim
bir aynanın önünden geçerken
bakıyorum kendime gelişigüzel
biraz geri dönüp seni bulmak isterken
çocukluğuma dönmüşüm
yavaş yavaş ilerliyorum hafızamda
ve dünyam kirleniyor yavaş yavaş
duygularımla oynanıyor, dalga geçiyorlar
kimileri de çok değer veriyor niyeyse!
günümüze gelirken tüm eski dostlara el sallıyorum
dünyadan göçenleri görünce durup vakit geçiriyorum
bana ordan yer ayırtın diyorum
gülüp geçiyorlar...
diyorum gülmeyin elbette geleceğim yanınıza
er ya da geç ama ben çok geç kalmak istemiyorum diyorum
tebessümle karşılıyorlar bu sözlerimi
sonra biraz daha büyüyorum bir bakıyorum sen
yüreğim sana kayıyor alıp eline sıkıyorsun
yapma diyorum olmaz diyip daha da sıkıyorsun
yeter artık diye feryadımı duyduğunda bırakıyorsun
ama nafile...
yüreğim bir daha parçalandı
ve toparlanması vakit alacak.
herkesi kendim gibi seviyor zannedersem ben bu yüreğimde
daha çok nadasa bırakırım seni ey kalbim
gel kendine...


--
MehmetTürkölmez
11.02.2010
23:21




yazdığımı yeniden yazamam
yaşananların geri gelmediği gibi...




...

herhangi bir kimseye karşı duyulan duygular eşliğinde yazılmamış tamamen spontane duygular içinde bir şiirimdir...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder